Devre Tatil Sözleşmesi ve Cayma Hakkı – Alacak Davası

Devre Tatil Sözleşmesi ve Cayma Hakkı - Alacak Davası1- Kapıdan satış niteliğindeki devre tatil sözleşmesi sebebiyle satıcı, alıcıya 4077 sayılı yasanın 9. maddesinde belirtilen nitelikte bir belgeyi vermediğine göre alıcı, iki yıllık süre içinde cayma hakkına sahiptir. Cayma ihbarının satıcıya bildirimi tarihinden itibaren 10 günlük süre içinde bedel, kıymetli evrak ve tüketiciyi bu işlem sebebiyle borç altına sokan her türlü belge alıcıya iade edilmelidir.

2- Tüketici örgütleri, bakanlık ve tüketiciler, Tüketici Mahkemeleri nezdinde açtıkları davalarda, her türlü resim ve harçtan muaftır. (4077 s. TKK. m. 9, 23/3)

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

Davacılar, davalı ile devre tatil sözleşmesi yaptıklarını, 1450 dolar peşinat ile senetler verdiklerini, sözleşmeden caydıklarını, 1450 dolar peşinatın iade edilmediğini öne sürerek, itirazın iptaline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.

1- Taraflar arasında, 4077 sayılı tüketicinin korunması hakkında kanunun kapıdan satış olarak nitelendirdiği şekilde, 30.1.1996 tarihinde bir devre tatil sözleşmesi yapıldığı hususunda, herhangi bir uyuşmazlık yoktur. Anılan yasanın 9. maddesinde belirtilen nitelikte bir belgenin, satıcı tarafından alıcıya verilmediği de, toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Bu durumda alıcının, yedi günlük süre içinde cayma hakkını kullanması gerektiğinden, söz edilemez. Böyle olunca kural olarak, alıcının cayma hakkını yasada belirtilen iki yıllık süre içinde kullanabileceğinin kabulü gerekir. Davacı yasada belirtilen iki yıllık süre içinde cayma hakkını kullanmış ve davalıya verdiği senetler iade edilmiştir. Ancak, 1450 dolar peşinat iade edilmemiştir. Tüketicinin korunması hakkındaki yasanın satıcının yükümlülüğü başlıklı 9. maddesi hükmüne göre, cayma ihbarının satıcıya bildirimi tarihinden itibaren 10 gün içinde, tüketicinin vermiş olduğu bedel, kıymetli evrak ve tüketiciyi bu hukuki işlemden dolayı borç altına sokan her türlü belge, satıcı tarafından iade edilecektir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, dava konusu bedelin davacının rızası ile davalıya bırakıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmesi bozma nedenidir.

2- 4077 sayılı tüketicinin korunması hakkındaki kanunun 23. maddesinin 3. fıkrasında, tüketici mahkemeleri nezdinde tüketiciler, tüketici örgütleri ve bakanlıkça açılacak davaların, her türlü resim ve harçtan muaf olduğu belirtilmiştir. Bu hüküm tüketicilerin ve tüketici örgütlerinin kolaylıkla dava açmalarını sağlama amacına yönelik olup, bu nedenle dava açarken bunlar harçtan sorumlu tutulmuşlardır. Mal ve hizmet sunan satıcıların harçtan sorumlu tutulmamasına ilişkin, yasada bir hüküm yoktur. Dava sonunda dava kabul edildiği takdirde davanın değerine göre davalının harçtan sorumlu tutulması hükmü temyiz ettiklerinde de bunlardan temyiz harcının alınması, harçlar kanununun amir hükümleri gereğidir. Davanın reddi halinde ise, davacılar harçtan muaf oldukları için bunlardan harç alınmaması gerekir.

Mahkemece bu yönler gözetilmeden davacılardan dava açarken harç alınması ve davalılardan temyiz sırasında harç alınması, bozma nedenidir. Davacılardan alman tüm harçların bu nedenle iadesi gerekir.

Birinci ve ikinci bentlerde açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın davacılar yararına BOZULMASINA, (Y.13.HD. 05.10.1998 T. 6129 E. 7359 K.)

Nizam TUTUCU
Emlak Danışmanı

Bir Yorum Gönder