Geçit Hakkı Davasında Tarafların Katılımı

Geçit Hakkı Davasında Tarafların KatılımıGeçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda, bu hak yararına ve zararına kurulacak taşınmaz sahiplerinin tümü yer almalıdır. (Medeni Kanun madde 747)

Tararlar arasındaki geçit hakkı tesisi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Kozan Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen, 30.6.1982 gün ve 1980/1453 E., 1982/409 K. sayılı kararın incelenmesi, davalılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay Ondördüncü Hukuk Dairesi’nin 14.03.1983 gün ve 1982/7644 E., 1983/2021  sayılı ilamı ile;

(… İrtifak hakkı tesisine ilişkin davalarda, leh ve aleyhinde bu hakkın kurulacağı taşınmazların tüm maliklerinin davada yer alması zorunludur. Eldeki dava, mecra hakkı tesisine dair olup, aynı kuralın göz önünde tutulması gerekir. Lehinde mecra hakkı kurulması istenen 110 sayılı parselde davacıdan başka paydaş vardır. Davacının, tek başına bu davayı açıp yürütemeyeceği göz önünde tutulmadan, yazılı şekilde davanın kabulü usul ve yasaya aykırıdır…) gerekçesiyle bozularak, dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek, direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, gereği görüşüldü:

Geçit hakkı tesisine ilişkin davalarda, bu hakkın leh ve aleyhine kurulacak taşınmaz maliklerinin tümünün davada yer almaları zorunludur ve taraf teşkiline ilişkin olan bu kuralın mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Diğer taraftan, geçit hakkının yararına kurulacağı taraf açısından da, yararlanacak diğer paydaşın davaya muvafakat ettiğini (olur verdiğini) söylemesi veya yazılı olarak beyan etmesi, kuralın uygulanmasını engelleyecek bir durum oluşturmaz. (Hukuk Genel Kurulu’nun önceki görüşü de bu doğrultudadır: HGK.nun 18.6.1976 gün ve 1975/14-220-2253 sayılı kararı).

Bu nedenlerle mahkemece, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Direnme kararı bozulmalıdır.

Bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının, Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden BOZULMASINA, (YHGK. 03.07.1985 T. 1983/14-874 E. 1985/662 K.)

Nizam TUTUCU
Emlak Danışmanı

Bir Yorum Gönder