Mal Kaçırma ve Mirasçıların Dava Hakkı – Tescil Davası
Muvazaaya dayanan mirasçının miras hakkından yoksun bırakılmak istenen mirasçı olması gerekmez. Miras bırakanın asıl amacı başka mirasçıdan mal kaçırmak olsa dahi, devralan mirasçı dışındaki tüm mirasçıların iptalde hukuki menfaatleri bulunduğundan dava açabilirler. (818 sayılı Borçlar Kanunu madde 18) (YİBK. 1.4.1974 T. 1/2) (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu madde 19) Davacı D.Y. tarafından, davalı Z.B. aleyhine açılan tapu iptali ve...
Elbirliği ile Mülkiyette Genel Mahkemede Dava Şartı – Tescil Davası
1- Tereke adına açılan davalarda, tüm mirasçıların birlikte dava açması veya muvafakatlerinin sağlanması, dava açmayanların davalı gösterilmesi mümkün olmazsa Medeni Kanun 640 uyarınca miras şirketine mümessil tayin ettirilerek davaya devam olunması gerekir. 2- Mirasçıların tümü genel mahkemede görülen bir davada karşılıklı da olsa davacı veya davalı olarak yer almış veya bir mirasçı tarafından ayrı ayrı diğer mirasçılar hakkında...
Vasiyetle Kalan Malın Tescilinden Önce Edinimi – Tescil Davası
Kendisine muayyen mal vasiyet edilenler Medeni Kanun’un 705. maddesi uyarınca o şeyi tescilden önce iktisap edemezler. Mirasçıların veya vasiyeti tenfiz memurunun tapu sicilinde aktarma işlemini yapmaları veya o kişinin Medeni Kanun 601 ve 716. maddeleri uyarınca ilam alması gerekir. Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:...
Miras Bırakanın Aldatmaya Yönelik İşlemi – Tescil Davası
Muris muvazaası sebebine dayanan iptal ve tescil davalarında, davacıların mirasçılık belgesindeki payı oranında iptal ve tescile karar verilmelidir. (818 sayılı Borçlar Kanunu madde 18) (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu madde 19) Taraflar arasındaki tapu iptali – tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Tirebolu Asliye Hukuk Mahkemesi’nce davanın kabulüne dair verilen 12.5.1983 gün ve 1980/118-1983/139 sayılı...
Muhdesatın Tapuya Şerh Verilmesi – Tespit Davası
Taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatın, kütüğün beyanlar hanesinde gösterilebilmesi için arzın sahibinden başkasına ait alması gerekir. Miras, bırakanın olup terekesinin iştirak halinde mülkiyet şeklinde mirasçılarına intikal etmesi halinde, bu mirasçıları başka kişi olarak değerlendirmek mümkün değildir. Taraflar arasında, kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle, temyiz isteminin...
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.