Kamulaştırılan Yerin Arsa – Arazi Ayrımı – Kamulaştırma Bedeli Davası

Kamulaştırılan Yerin Arsa - Arazi Ayrımı - Kamulaştırma Bedeli Davası1- Bir taşınmaza arsa olarak değer biçilebilmesi için belediye imar planında olması, değilse belediye veya mücavir alan sınırları içinde olmakla birlikte etrafının meskun olması ve belediye hizmetlerinden yararlanması gerekir.

2- Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilir.

3- Tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davacı idare adına tapuya tesciline, bedel yönünden temyizi kabil, tescil yönünden ise kesin olarak karar verilmesi gerekir. (2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu madde 10, 11, 15)

Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasının kabulüne dair verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş, davalı vekilince de duruşma isteminde bulunulmuş olmakla duruşma için belirlenen 24.2.2004 günü temyiz eden davalı vekili Av. Funda’nın yüzüne karşı usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davacı idare vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak temyiz isteminin süresinde olduğu görülüp davalı vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki kağıtlar okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

Bir taşınmaza arsa olarak değer biçilebilmesi için belediye imar planı içinde bulunması, olmadığı takdirde belediye veya mücavir alan sınırları içinde olmakla birlikte etrafının meskun olması ve belediye hizmetlerinden yararlanması gerekir. Dava konusu taşınmaz bu vasıfları taşımadığından arazi niteliğindedir. Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi doğru olduğu gibi, tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davacı idare adına tapuya tesciline, bedel yönünden temyizi kabil, tescil yönünden ise kesin olarak karar verilmesi de doğrudur.

Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, (Y.5.HD. 24.02.2004 T. 2003/13964 E. 2004/1613 K.)

Nizam TUTUCU
Emlak Danışmanı

Bir Yorum Gönder