Vefa hakkı, satıcıya sattığı şeyi bedeli karşılığında ve tek taraflı irade ile geri alma hakkını bahşettiğinden, bu şekilde yapılan pay satışlarında, önalım hakkı söz konusu olamaz. Ancak, vefa sözleşmesinin satış sözleşmesi olduğu, bu işlemin önalım hakkını bertaraf etmek maksadıyla yapıldığı ispat olunduğu takdirde, önalım hakkının tanınması gerekir. (Medeni Kanun madde 732, 736)
Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan, yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair kararın, temyizen tetkiki tarafların vekillerince süresi içinde istenilmiş ve davacı vekili Avukat N. tarafından temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, şuf’alı payların, davacı adına tescil isteminden ibarettir. Mahkemece, şuf’alı payların, davacı adına tesciline ve paylar üzerinde bulunan satıcı N. lehine tesis edilmiş, vefa hakkının aynen devamına ve önalım bedelinin davalılara ödenmesine karar verilmiş hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Taşınmaz malın bir kısmı payları, beş sene süre ile vefa hakkı ile davalılara satılmıştır vefa hakkı, satıcıya, sattığı şeyi bedel karşılığında ve tek taraflı irade ile geri alma hakkını bahşeder.
Bayi (satıcı), vefa sözleşmesine dayanarak, dava konusu olan payları sürenin sonunda geri alabilir ve bu ahvalde önalım hakkını bertaraf etmek maksadı ile yapıldığı sübut bulduğu takdirde, şuf’a cereyan eder. Olayda davacı, vefa sözleşmesinin gerçekten satış sözleşmesi olduğu ve yapılan tasarrufun önalım hakkını ortadan kaldırmak maksadı ile yapıldığını iddia ettiğine göre davacıdan buna ait delillerin istenilmesi ve ikamesi halinde incelenmesi ve sonucuna göre, bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece bundan zühul ile noksan soruşturmaya dayanılarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, (Y.6.HD. 24.09.1974 T. 3617 E. 3993 K.)
Nizam TUTUCU Emlak Danışmanı
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.