Yasal Olarak Zilyetliğin Devri – El Atmanın Önlenmesi Davası

Yasal Olarak Zilyetliğin Devri - El Atmanın Önlenmesi DavasıTaşınmazın başkası tarafından satışına açık veya zımni onamı bulunmayan kişiye ait zilyetliğin, satın alan kişiye geçmesine yasal olanak yoktur.

Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, (Balya Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 17.11.1983 gün ve 148-148 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay Sekizinci Hukuk Dairesi’nin 28.2.1984 gün ve 1875-2062 sayılı ilamıyle;

…Dava konusu taşınmazın 1955 yılında davacı tarafından Hüseyin adındaki şahıstan satın alındığı ve 20 yıldan fazla nizasız, arasız ve malik sıfatıyla kullanıldığı hakkında taraflar arasında uyuşmazlık yoktur. Davalı Bekir, taşınmazı Sezai’den satın aldığını, Sezai’ye de davacı Hayriye’nin sattığını savunmuştur. Sezai’ye davacı Hayriye’nin sattığı hususunda herhangi bir delil bulunmamaktadır. Bir kısım tanık ifadelerine göre, davacının kocası Ali, dava konusu taşınmazı Sezai’ye satmış; Sezai de diğer davalı Bekir’e devir etmiştir. Bu durumda Bekir’e yapılan devrin geçerli olabilmesi için davacı Hayriye’nin, kocasının satışına muvafakatte bulunmuş olması gerekir. Bu muvafakat açık olabileceği gibi zımni de olabilir. Ancak olayda davacının açık veya kapalı şekilde muvafakatte bulunduğu davalı tarafından ispatlanamamıştır. Davalı Bekir’in zilyetliği başlı başına iktisabı sağlayacak süreye de ulaşmadığına göre davanın kabulü gerekir. Aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm verilmesi isabetsizdir… gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme bozulmalıdır.

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenden BOZULMASINA, (YHGK. 26.03.1986 T. 8-777 E. 294 K.)

Nizam TUTUCU
Emlak Danışmanı

Bir Yorum Gönder