Tazminat İstemi – Geçit Hakkı Davası
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 31.8.1981 gününde verilen dilekçeler ile 829, 890 sayılı parseller için 831 parsel sayılı taşınmazda geçit hakkı tesisi istenmesi üzerine, yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 31.12.1981 günlü hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı Ş. ile davalılar vekilleri tarafından istenilmekle gereği düşünüldü; 1- Aleyhinde geçit hakkı tesisi istenen 831 parsel sayılı...
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinde Mal Kaçırma İddiası – Tescil Davası
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Vize Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 10.12.1981 gün ve 1981/161-1981/405 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay İkinci Hukuk Dairesi’nin 25.11.1982 gün ve 8160-8840 sayılı ilamıyla (… İstek, ölünceye kadar bakma sözleşmesine konu teşkil eden taşınmazın tesciline ilişkin...
Paylaştırılan Maldan Alacaklının Hakkını Alması – Haczin Kaldırılması Davası
Taraflar arasındaki davanın muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyizen murafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bu gün temyiz eden M.N.N. ve vekili avukat Z.L. geldi. Karşı taraf tebligata rağmen gelmediler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp...
Bir Gayrimenkulün Bütünleyici Parçası Sayılmayan Durumlar
Bir gayrimenkulün bütünleyici parçası sayılmayacak durumlar kanunda belirtilmiştir ve aşağıda listelenmiştir: Taşkın inşaat (Medeni Kanun Madde 737- Herkes, taşınmaz mülkiyetinden doğan yetkileri kullanırken ve özellikle işletme faaliyetini sürdürürken, komşularını olumsuz şekilde etkileyecek taşkınlıktan kaçınmakla yükümlüdür). Taşınır inşaat (Medeni Kanun Madde 728- Başkasının arazisi üzerinde kalıcı olması amaçlanmaksızın yapılan...
Gayrimenkul Satış Vaadi ile Elde Edilen Hak, Başkasına Devredilebilir mi?
Noter tarafından düzenlenen ve kişisel hak doğuran gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile oluşan alacaklar, Türk Borçlar Kanunu’nun 183. maddesi gereğince alacaklıya, belli koşullarda borçlunun rızasını aramadan alacağını üçüncü bir kişiye devir etme yetkisi tanımıştır. Mevcut yasal düzenlemelerde satış vaadi sözleşmesinden doğan hakkın devredilmesini yasaklayan bir hüküm yoktur. Eğer yapılan satış vaadi sözleşmesinde devir...
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.