Orman Sayılan Yerde Tapulama Yapılması – Tescil Davası

Orman Sayılan Yerde Tapulama Yapılması - Tescil DavasıTapulama tespitine dayanak 6.5.1953 tarih 3 numaralı tapu kaydı, 4486 sayılı Teknik Ziraat ve Teknik Bahçıvanlık Okulları Kanunu’na göre, 15 yıl takyidi olarak oluşturulmuştur. Kaydın iktisap nedeninde, senetsiz Devlete ait hali topraklardan olduğu, Teknik Bahçıvanlık Okulu mezunlarından A. A.T. ‘ye tahsis edildiğinden tescilinin yapıldığı yazılıdır. Uzman bilirkişi raporuna göre, taşınmazın kesin olarak orman sayılan yerlerden olduğu saptandığına göre 6831 sayılı Orman Kanunu 1/F maddesinin uygulama yeri olmaz.

Taraflar arasındaki tapulama tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Mersin Kadastro Mahkemesince davanın reddine dair verilen 27.7.1987 gün ve 1982/693 E. 1987/264 K. sayılı ilamıyla;

… Mahkemece taşınmazın tapulu olması nedeniyle gerçek kişi lehine hüküm kurulmuş ise de tapunun 1953 tarihli olması yanında uzman bilirkişi tarafından verilen raporda açıklanan bulgulara göre, kesin olarak orman sayılan yerlerden bulunduğu saptanmıştır.

Bugün eylemli olarak orman sayılan taşınmaz için 1953 yılında hangi nedenle olursa olsun oluşturulmuş tapunun hukuki değer taşımayacağı tartışmasızdır. Esasen 4785 sayılı Yasa ile tüm ormanlar devletleştirilip, dava ve keşif tarihinde dahi aynı niteliği koruyan taşınmaz için 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 1/F maddesinin uygulama yeri olamaz. Öncesi ve halen orman sayılan taşınmazın özel mülk olarak kabulüne yer yoktur. Bu sebeplerle davanın kabulü gerekirken, reddi yolunda hüküm kurulmuş olması usul ve Yasaya aykırıdır… gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve Yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

Davacı Orman Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, (YHGK. 17.05.1995 T. 20-206 E. 528 K.)

Nizam TUTUCU
Emlak Danışmanı

Bir Yorum Gönder