Taşlık, çalılık, kayalık özelliği nedeniyle kadastro harici kalmasına mahkemece karar verilen taşınmazın, karardan sonra vaki zilyetlik nedeniyle usulen iktisap edildiğinin anlaşılması halinde tescile karar verilebilir.
M.A.Z. ile Hazine ve Kızkalesi Belediye Başkanlığı aralarındaki tescil davasının kısmen kabulüne dair Erdemli Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 10.05.1999 gün ve 987-220 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
Davacı; dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazın evvelce Silifke ilçesi Boynuinceli köyüne bağlı 7 numaralı parsel iken; taşlık ve kayalık olduğundan bahisle tapulama harici bırakıldığını, bunun gerçeği yansıtmadığını, taşınmazın eski bir tarım arazisi olduğunu ve uzun yıllardır zilyetliğinde bulunduğunu açıklayarak adına tescilini talep ve dava etmiş, davalı Hazine vekili Silifke Kadastro Mahkemesinin 1977/111 esas, 1987/54 karar sayılı ilam ve yeni A.A. ve K.K. isimli kişiler tarafından aynı yerle ilgili açılan davalar sonucunda taşınmazın niteliğinin taşlık, kayalık ve çalılık olarak belirlendiğini açıklayıp davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş hüküm Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmaz Silifke İlçesi, Boynuinceli Köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında 7 parsel numarasıyla tespit görmüştür. Tespite yapılan itirazlar sonucunda Silifke Kadastro Mahkemesinin 1977/111 esas, 1987/54 karar sayılı ilamıyla taşınmazın niteliği taşlık, kayalık olarak belirlenip tapulama harici bırakılmasına karar verilmiş, bilahare dava dışı kişiler tarafından Silifke Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan 1991/232 esas, 1992/219 karar sayılı dava sonucunda, önceki Silifke Kadastro Mahkemesinin 1977/111 esas, 1987/54 karar sayılı ilamından da bahsedilerek davanın niteliğinin taşlık, kayalık ve çalılık olduğundan bahsedilerek davanın reddine karar verilmiş. Bu karar Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 31.01.1994 tarih 1992/15790 esas, 1994/1054 sayılı kararıyla onanarak kesinleşmiştir. Artık taşınmazın taşlık, kayalık ve çalılık olduğu noktasında ihtilaf kalmamıştır. Taşınmazın bu haliyle Devletin hüküm ve tasarrufu altında, zilyetlikle iktisabı mümkün olmayan nitelikte olduğu kesinleşmiştir. Davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmiş olması usul ve Yasaya aykırı, davalı Hazinenin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA (Y.8.HD. 21.06.1999 T. 4922 E. 5754 K.)
Nizam TUTUCU Emlak Danışmanı
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.